Elime İcradan Ödeme Emri Geldi Ne Yapabilirim?

Elime İcradan Ödeme Emri Geldi Ne Yapabilirim?

Elime İcradan Ödeme Emri Geldi Ne Yapabilirim?

Türk hukuk sisteminde, icra takibi yoluyla borçların tahsili oldukça sık rastlanan bir durumdur. İcra İflas Kanunu (İİK) kapsamında düzenlenen ödeme emri de bu sürecin bir parçası olarak karşımıza çıkar. Ödeme emri, alacaklının alacağını icra yoluyla tahsil etmek amacıyla icra müdürlüğünden talep ettiği bir belgedir. Bu belge, borçlu kişiye yöneltilerek borcunun ödenmesi konusunda bir takvim ve süre belirlenir.

Ödeme emri alındığında, borçlunun yapabileceği birkaç farklı seçenek bulunmaktadır. İlk olarak, borçlu belirtilen süre içerisinde borcunu ödeyebilir. Bu durumda, ödeme emri gereği yerine getirilmiş olacak ve icra işlemi sona erecektir. Ancak, borçlu ödeme emrini inceledikten sonra borcu kabul etmiyorsa ya da borcu ödemekte güçlük çekiyorsa, süresinde itiraz hakkını kullanabilir.

Süresinde itiraz hakkı, borçlunun ödeme emrine karşı belirtilen süre içerisinde itirazda bulunabilme hakkını ifade eder. Bu süre genellikle 7 gün olarak belirlenmiştir. Borçlu, ödeme emrine itiraz ettiği takdirde, başvurusunu icra mahkemesine yapmalıdır. İcra mahkemesi, itirazı değerlendirerek borçlunun haklılık derecesine göre bir karar verecektir.

Gecikmiş itiraz durumunda ise,  borçlu kusuru olmaksızın bir engel sebebiyle süresinde ödeme emrine itiraz edemezse, bu itirazını sonradan yapabilir. Örneğin, borçlunun ödeme emrinin tebliğ sırasında ağır hasta olması, doğal bir afetle karşılaşması, tebligatı alamayacak uzun bir seyahate çıkması gibi durumlar böyle bir engel olarak değerlendirilebilir. Kanuni temsilci de bu imkandan yararlanabilirken, borçlunun vekili bu imkandan yararlanamaz.

Gecikmiş itiraz, icra dairesinin bulunduğu yerdeki icra mahkemesine, borçlunun haczedilmiş malları paraya çevrilinceye kadar, engelin ortadan kalktığı günden itibaren üç gün içinde yapılmalıdır. Borçlu, hem süresinde itiraz etmesine engel halini hem de itirazını icra mahkemesine bildirir. Bu durumda icra mahkemesi, öncelikle takibin durdurulup durdurulamayacağına karar verir. Gecikmiş itirazın haklı olup olmadığı henüz incelenmediğinden, icra mahkemesine başvuru üzerine takip kendiliğinden durmaz.

Borçlunun itirazının süresinde yapamamış olmasının kendi kusurundan kaynaklanmadığı dilekçe ve eklerinden anlaşılıyorsa, mahkeme icranın durdurulmasına karar verebilir. Mahkeme gerekli görürse incelemesini duruşmalı olarak yapabilir, incelemesinde her türlü delilden yararlanabilir.

Borçlunun mazereti kabul edilmezse, gecikmiş itiraz talebi reddedilir ve takibe devam edilir.

Eğer mahkeme mazereti kabul ederse, daha önce durmasına karar verilmemiş olsa dahi icra takibi durur. Borçlunun malları haczedilmişse, mazeretin kabulü kararının tefhim ve tebliğinden itibaren yedi gün içinde alacaklı icra mahkemesinden itirazın kaldırılmasını istemeli veya genel mahkemede itirazın iptali davası açılmalıdır, aksi takdirde haciz kalkar. Bu durumda sadece haciz kalkar, alacaklının itirazın bertaraf edilmesi için sahip olduğu yollara başvurma hakkı devam eder.

Alacaklı, mazeretin kabulü ile duran icra takibine devam edilmesi için tercihini itirazın kaldırılması yönünde kullanırsa, bu talebini, mazeretin kabulüne karar verilen duruşmada sözlü olarak icra mahkemesine iletir ve mahkeme itirazın kaldırılması talebini inceler. Bu duruşmada tercihin bildirilmemesi, itirazın bertaraf edilmesi hakkının kaybolması anlamına gelmeyecektir. Alacaklı altı aylık süre içinde itirazın kaldırılması veya bir yıllık süre içinde iptali yoluna başvurabilir. Duruşmada itirazın kaldırılmasının istenebilmesi pratik ve kolay bir usuldür.

Ödeme emri ile ilgili olarak dikkat edilmesi gereken bir diğer önemli konu ise, haricen tahsil yoluyla borcun ödenmesidir. Haricen tahsil, alacaklının icra takibi ile uğraşmak yerine, borçludan doğrudan tahsilat yapması yöntemidir. Bu durumda, borçlu tarafından yapılan ödemenin, alacaklının talep ettiği belge ve makbuzlarla desteklenmesi gerekmektedir. Haricen tahsil, alacaklının icra takibi işlemlerinden muaf olmasına ve daha hızlı bir şekilde borcunu tahsil etmesine imkan sağlar.

Elinize icradan ödeme emri geldiğinde yapılması gerekenler konusunda dikkatli ve bilinçli bir şekilde hareket etmeniz oldukça önemlidir. Süresinde itiraz hakkı kullanılarak borcun haklılığı kanıtlanabilir, gecikmiş itiraz durumunda ise yargı mercileri önünde kanıtlama sürecine girilebilir. Haricen tahsil yöntemiyle ise borcun hızlı ve sorunsuz bir şekilde ödenmesi mümkün olabilir. Bu nedenle, icra takibi sürecinde profesyonel destek almak ve haklarını bilmek, borçlunun lehine olabilecek adımlar atmasını sağlayacaktır.

Elime İcradan Ödeme Emri Geldi Ne Yapabilirim?

Elime İcradan Ödeme Emri Geldi Ne Yapabilirim?

Türk hukuk sisteminde, icra takibi yoluyla borçların tahsili oldukça sık rastlanan bir durumdur. İcra İflas Kanunu (İİK) kapsamında düzenlenen ödeme emri de bu sürecin bir parçası olarak karşımıza çıkar. Ödeme emri, alacaklının alacağını icra yoluyla tahsil etmek amacıyla icra müdürlüğünden talep ettiği bir belgedir. Bu belge, borçlu kişiye yöneltilerek borcunun ödenmesi konusunda bir takvim ve süre belirlenir.

Ödeme emri alındığında, borçlunun yapabileceği birkaç farklı seçenek bulunmaktadır. İlk olarak, borçlu belirtilen süre içerisinde borcunu ödeyebilir. Bu durumda, ödeme emri gereği yerine getirilmiş olacak ve icra işlemi sona erecektir. Ancak, borçlu ödeme emrini inceledikten sonra borcu kabul etmiyorsa ya da borcu ödemekte güçlük çekiyorsa, süresinde itiraz hakkını kullanabilir.

Süresinde itiraz hakkı, borçlunun ödeme emrine karşı belirtilen süre içerisinde itirazda bulunabilme hakkını ifade eder. Bu süre genellikle 7 gün olarak belirlenmiştir. Borçlu, ödeme emrine itiraz ettiği takdirde, başvurusunu icra mahkemesine yapmalıdır. İcra mahkemesi, itirazı değerlendirerek borçlunun haklılık derecesine göre bir karar verecektir.

Gecikmiş itiraz durumunda ise,  borçlu kusuru olmaksızın bir engel sebebiyle süresinde ödeme emrine itiraz edemezse, bu itirazını sonradan yapabilir. Örneğin, borçlunun ödeme emrinin tebliğ sırasında ağır hasta olması, doğal bir afetle karşılaşması, tebligatı alamayacak uzun bir seyahate çıkması gibi durumlar böyle bir engel olarak değerlendirilebilir. Kanuni temsilci de bu imkandan yararlanabilirken, borçlunun vekili bu imkandan yararlanamaz.

Gecikmiş itiraz, icra dairesinin bulunduğu yerdeki icra mahkemesine, borçlunun haczedilmiş malları paraya çevrilinceye kadar, engelin ortadan kalktığı günden itibaren üç gün içinde yapılmalıdır. Borçlu, hem süresinde itiraz etmesine engel halini hem de itirazını icra mahkemesine bildirir. Bu durumda icra mahkemesi, öncelikle takibin durdurulup durdurulamayacağına karar verir. Gecikmiş itirazın haklı olup olmadığı henüz incelenmediğinden, icra mahkemesine başvuru üzerine takip kendiliğinden durmaz.

Borçlunun itirazının süresinde yapamamış olmasının kendi kusurundan kaynaklanmadığı dilekçe ve eklerinden anlaşılıyorsa, mahkeme icranın durdurulmasına karar verebilir. Mahkeme gerekli görürse incelemesini duruşmalı olarak yapabilir, incelemesinde her türlü delilden yararlanabilir.

Borçlunun mazereti kabul edilmezse, gecikmiş itiraz talebi reddedilir ve takibe devam edilir.

Eğer mahkeme mazereti kabul ederse, daha önce durmasına karar verilmemiş olsa dahi icra takibi durur. Borçlunun malları haczedilmişse, mazeretin kabulü kararının tefhim ve tebliğinden itibaren yedi gün içinde alacaklı icra mahkemesinden itirazın kaldırılmasını istemeli veya genel mahkemede itirazın iptali davası açılmalıdır, aksi takdirde haciz kalkar. Bu durumda sadece haciz kalkar, alacaklının itirazın bertaraf edilmesi için sahip olduğu yollara başvurma hakkı devam eder.

Alacaklı, mazeretin kabulü ile duran icra takibine devam edilmesi için tercihini itirazın kaldırılması yönünde kullanırsa, bu talebini, mazeretin kabulüne karar verilen duruşmada sözlü olarak icra mahkemesine iletir ve mahkeme itirazın kaldırılması talebini inceler. Bu duruşmada tercihin bildirilmemesi, itirazın bertaraf edilmesi hakkının kaybolması anlamına gelmeyecektir. Alacaklı altı aylık süre içinde itirazın kaldırılması veya bir yıllık süre içinde iptali yoluna başvurabilir. Duruşmada itirazın kaldırılmasının istenebilmesi pratik ve kolay bir usuldür.

Ödeme emri ile ilgili olarak dikkat edilmesi gereken bir diğer önemli konu ise, haricen tahsil yoluyla borcun ödenmesidir. Haricen tahsil, alacaklının icra takibi ile uğraşmak yerine, borçludan doğrudan tahsilat yapması yöntemidir. Bu durumda, borçlu tarafından yapılan ödemenin, alacaklının talep ettiği belge ve makbuzlarla desteklenmesi gerekmektedir. Haricen tahsil, alacaklının icra takibi işlemlerinden muaf olmasına ve daha hızlı bir şekilde borcunu tahsil etmesine imkan sağlar.

Elinize icradan ödeme emri geldiğinde yapılması gerekenler konusunda dikkatli ve bilinçli bir şekilde hareket etmeniz oldukça önemlidir. Süresinde itiraz hakkı kullanılarak borcun haklılığı kanıtlanabilir, gecikmiş itiraz durumunda ise yargı mercileri önünde kanıtlama sürecine girilebilir. Haricen tahsil yöntemiyle ise borcun hızlı ve sorunsuz bir şekilde ödenmesi mümkün olabilir. Bu nedenle, icra takibi sürecinde profesyonel destek almak ve haklarını bilmek, borçlunun lehine olabilecek adımlar atmasını sağlayacaktır.



Elime İcradan Ödeme Emri , Ödeme Emri Ne Yapabilirim , İcra Takibi , İcra Dosyası , İcra Avukatı , İcra İşlemleri , İcra Takip Dilekçesi , Borçlu İcra Dairesi , Alacaklı İcra Dairesi , İcra Dairelerine Başvuru ,
Whatsapp ile görüş